google-site-verification=JqUa_tpY-arGmH6gxH6bFO7jRh1d-2Vy489DaQR8NZo

Yüzüklerin Efendisi Ek A: Kralların ve Hükümdarların Yıllıkları | Orta Dünya'nın Gizli Tarihi

 

Yüzüklerin Efendisi Ek A: Kralların ve Hükümdarların Yıllıkları | Orta Dünya’nın Gizli Tarihi

Büyük Hikâyenin Ardındaki Daha Büyük Hikâye

Şimdi, hepimiz Frodo’nun Tek Yüzük’ü Hüküm Dağı’na götürmek için çıktığı yolculuğu biliyoruz. Ama bu macera, aslında binlerce yıllık bir tarihin sadece son bölümü. Yüzüklerin Efendisi’ni okuduğumda en çok etkilendiğim şey, Tolkien’in yarattığı dünyada her taşın, her kılıcın, hatta her ismin ardında koca bir geçmiş olması. Ve işte tam bu noktada, kitabın sonundaki o çoğumuzun “Aa, bunu okumayayım şimdi, çok detay var!” dediği Ekler bölümü devreye giriyor.

Özellikle Ek A, yani “Kralların ve Hükümdarların Yıllıkları”… Vay canına! Bu bölüm, aslında ana hikâyeyi anlamak için bir nevi gizli hazine. Aragorn’un neden o kadar önemli olduğunu merak ettiniz mi hiç? Ya da Gimli’nin neden Moria’ya girdiğinde ağladığını? Boromir’in gururu nereden geliyor? İşte tüm bu soruların cevapları burada, bu “sıkıcı” görünen sayfalarda gizli!

Hadi gelin, Orta Dünya’nın en görkemli ve trajik hanedanlarının tarihine birlikte göz atalım. Ve inanın bana, Game of Thrones bile bu hikayelerin yanında çocuk oyuncağı kalır!

{tocify} $title={İçindekiler}

Númenor’un Yükselişi ve Düşüşü: Denizin Ötesindeki Yıldız

Ek A’nın başlangıç noktası, efsanevi Númenor adası ve onun görkemli medeniyeti. Aklınıza hemen Atlantis geliyor, değil mi? Zaten Tolkien de bunu kasıtlı yapmış. 

Númenor, İkinci Çağ’ın başında, Morgoth’a karşı savaşta insanlara yardım eden Elendil ve halkına Valar (yani tanrılar) tarafından ödül olarak verilen bir ada. Başlangıçta harika bir yermiş burası – düşünsenize, insanların üç kat daha uzun yaşadığı, teknolojik ve kültürel açıdan inanılmaz gelişmiş bir medeniyet! Númenorlular öyle ileri gitmişler ki, denizcilikleriyle tüm dünyayı keşfedip, Orta Dünya’nın kıyılarında koloniler kurmuşlar.

Ama sonra… klasik insan hikâyesi işte. Giderek kibirlenmeye başlamışlar. “Neden biz ölüyoruz da Elfler ölmüyor?” diye sormaya başlamışlar. Bu soru, özellikle son kralları Ar-Pharazôn döneminde takıntı haline gelmiş. Ve tam bu noktada, kim ortaya çıksa beğenirsiniz? Evet, eski dostumuz Sauron! Adam resmen Númenor’un içine sızmış ve krala fısıldamaya başlamış: “Batı’daki Ölümsüz Topraklar’a saldırırsan, ölümsüzlüğü elde edebilirsin!”

Ve… tahmin ettiğiniz gibi, kötü bitti. Valar o kadar öfkelendi ki, Eru Ilúvatar’a (yani baş tanrıya) başvurdular, o da “Tamam, bu kadarı fazla!” diyerek Númenor’u denizin dibine yolladı. Sadece Elendil, oğulları İsildur ve Anárion ve birkaç sadık takipçileri gemilerle kaçabildi. Bu felaketten kurtulanlar, Orta Dünya’ya varıp Gondor ve Arnor krallıklarını kurdular.

Arnor ve Gondor: İki Kardeş Krallığın Kaderi

İşte Elendil ve oğulları, Orta Dünya’ya vardıklarında iki krallık kurdular: Elendil kuzeyde Arnor’u, oğulları İsildur ve Anárion ise güneyde Gondor’u yönetti. Başlangıçta her şey güzeldi. Sonra Sauron tekrar ortaya çıktı ve Son İttifak Savaşı gerçekleşti. Bu savaşta Elendil öldü, İsildur Tek Yüzük’ü aldı ama sonra malum, Felaket Alanları’nda pusuya düşürülüp öldürüldü ve Yüzük kayboldu.

Arnor’un hikâyesi gerçekten üzücü. Üç parçaya bölündü (Arthedain, Cardolan ve Rhudaur), sonra Angmar Cadı Kralı’nın saldırıları altında yavaş yavaş çöktü. En sonunda Üçüncü Çağ’ın 1974. yılında tamamen yok oldu. Geriye sadece kuzey kolcuları kaldı ve Arnor’un kraliyet soyu gizlice devam etti. İşte bu soy, doğrudan Aragorn’a ulaşıyor!

Gondor’a gelince… Vay be, ne inişler çıkışlar! Önce Gemi Kralları dönemi, sonra Taçsız Krallar, ardından Yöneticiler… Gondor’un en parlak dönemi muhtemelen Gemilerin ve Gemi Oğullarının Kralları zamanıydı. Özellikle Hyarmendacil I döneminde, Gondor toprakları o kadar genişti ki, güneyden Harad, doğudan Rhûn, kuzeyden Rhovanion – hepsi haraç ödüyordu!

Ama sonra lanet olası “akraba kavgası” çıktı. Gondor’un en karanlık dönemlerinden biri olan İç Savaş… Castamir’in isyanı ve ardından gelen kargaşa, krallığı derinden sarstı. Sonra veba salgınları, Korsanların ve Doğuluların saldırıları… En sonunda, Eärnur’un Minas Morgul’da kaybolmasıyla kraliyet soyu (görünüşte) sona erdi ve Yöneticiler dönemi başladı.

Ama işin komik tarafı ne biliyor musunuz? Gondor halkı hep bir kralın geri döneceğine inanmıştı! Ve haklı çıktılar. Aragorn, Gondor’un ve Arnor’un birleşik tahtının meşru varisi olarak, Üçüncü Çağ’ın sonunda ortaya çıktı. Bu arada, Aragorn’un soy ağacını görseniz şok olursunuz – adam resmen Beren ve Lúthien’e, hatta Eärendil’e kadar uzanan bir soya sahip! Yani hem insan hem elf kanı taşıyor.

Rohan Evi: At Lordlarının Yükselişi

Rohan’ın hikâyesi Gondor’unkiyle sıkı sıkıya bağlı. Eskiden “Ceorl’un Halkı” veya “Éothéod” olarak bilinen bu at insanları, kuzeyde yaşıyorlardı. Ama Gondor Yöneticisi Cirion, doğudan gelen Balchoth saldırısı sırasında köşeye sıkıştığında, Éothéod’un lideri Eorl Genç imdada yetişti.

Minuartir Savaşı’ndaki bu yardımdan sonra, Cirion minnettarlık göstergesi olarak Éothéod halkına Calenardhon bölgesini (daha sonra Rohan olacak) verdi. Böylece Rohan Krallığı kuruldu ve Eorl, ilk kral oldu.

Rohan’ın tarihi de hareketli! Helm Hammerhand’in dramatik hikâyesi (o meşhur Helm’s Deep oradan geliyor), Uzun Kış sırasında yaşanan açlık, Dunlending saldırıları… Sonra Fréaláf döneminde yeniden toparlanma ve ardından gelen refah. Thengel ve Théoden dönemleri göreceli olarak barış içinde geçti, ta ki Saruman’ın ihanetine kadar.

Yüzük Savaşı sırasında, Théoden ilk başta Gríma Wormtongue’un etkisi altında umutsuz bir haldeydi ama sonra Gandalf tarafından “uyandırıldı” ve Helm’s Deep ve Pelennor Alanları’ndaki savaşlarda büyük kahramanlık gösterdi. Ölümünden sonra yeğeni Éomer kral oldu.

Durin’in Halkı: Cücelerin Gizli Tarihi

Ek A’nın en ilginç bölümlerinden biri de “Durin’in Halkı” yani Cüceler hakkında olanı. Cüceler kendilerine “Khazâd” diyorlar ve kökenlerini yaratıcıları Aulë’ye dayandırıyorlar.
Yedi Cüce babası arasında en büyüğü Durin’di ve onun halkı Longbeard’lar (Uzunsakallar) olarak biliniyordu. Onlar Khazad-dûm’u (yani Moria’yı) kurdular ve İlk Çağ’dan Üçüncü Çağ’ın ortalarına kadar orada yaşadılar.
Moria’nın trajedisi… ah, ne acı! Cüceler derine, çok derine kazdılar ve ne buldular? Mithril! Ama aynı zamanda Morgoth’un kalıntısı olan bir Balrog’u da uyandırdılar. Bu, Durin VI ve oğlu Náin I’in ölümüne ve Khazad-dûm’un terkedilmesine yol açtı.
Sonra Erebor’a (Yalnız Dağ) yerleştiler, orası zenginleşti ama bu sefer de ejderha Smaug geldi ve onları sürdü. Thorin’in büyükbabası Thrór, Moria’ya geri dönmeye çalıştı ama ork Azog tarafından öldürüldü. Bu, Cüceler ve Orklar arasında uzun ve kanlı bir savaşa yol açtı.
Bu hikâyenin sonunda, Gimli’nin neden Moria’ya ve Erebor’a bu kadar duygusal bağlarla bağlı olduğunu anlıyoruz. Adam resmen sürgündeki bir halkın prensi!

Yüzük Savaşı’nın Ardından: Dördüncü Çağ’ın Şafağı

Ek A’nın en sonunda, Yüzük Savaşı’ndan sonra neler olduğuna dair ipuçları bulunuyor. Aragorn, Elendil’in Yüksek Krallığı’nı yeniden kurdu ve Elessar (Elfstone) adıyla tahta çıktı. Gondor ve Arnor yeniden birleşti.
Rohan’da Éomer uzun ve barışçıl bir saltanat sürdü. Dwarrowdelf (Moria) yeniden Durin’in Halkı tarafından iskân edildi. Gimli, Glittering Caves’te (Işıldayan Mağaralar) yeni bir cüce kolonisi kurdu.
Ve belki de en hüzünlü olanı: Elfler zamanla Orta Dünya’yı terk ettiler. Elrond, Galadriel ve yüzük taşıyıcıları Gray Havens’tan ayrıldılar. Sonra Celeborn ve Thranduil’in halkının çoğu… Ve en sonunda, Aragorn’un ölümünden sonra, Arwen de ölümlü kaderini kucakladı.

Ek A’nın Önemi: Neden Bu Tarihler Önemli?

Şimdi diyeceksiniz ki, “Tamam, ilginç tarih dersi, ama bunun ana hikâyeyle ne ilgisi var?” İşte burada işler ilginçleşiyor! Ek A’daki tüm bu tarihsel olaylar, aslında Yüzüklerin Efendisi’ndeki karakterlerin motivasyonlarını ve davranışlarını anlamak için kritik öneme sahip.
Mesela, Aragorn’un kendi kraliyet mirasını neden bu kadar geç kabul ettiğini hiç düşündünüz mü? Çünkü Isildur’un Felaketi olarak bilinen lanet, onun soyunda bir gölge gibi dolaşıyordu. Ya da Boromir’in Gondor’a olan tutkusu ve gururunun nereden geldiğini? Ülkesinin eski görkemini ve yavaş düşüşünü bildiği için!
Denethor’un umutsuzluğu, Théoden’in tereddütleri, Gimli’nin Moria’ya girişte hissettiği derin duygular… Hepsi bu tarihsel arka plandan besleniyor.
Ve belki de en önemlisi, Aragorn ve Arwen’in aşk hikâyesi. Onların birleşmesi sadece romantik bir hikâye değil, aynı zamanda Beren ve Lúthien’in hikâyesinin bir tekrarı ve Orta Dünya’nın kaderinin değiştiği bir dönüm noktası.

Sık Sorulan Sorular

Númenor neden battı ve bu olayın Gondor ve Arnor ile ne ilgisi var?

Númenor, kralları Ar-Pharazôn’un kibirli bir şekilde Valinor’a (Ölümsüz Topraklar) saldırması sonucu, Eru Ilúvatar tarafından denizin dibine gönderildi. Bu felaketten önce, Elendil ve oğulları gemilerle kaçarak Orta Dünya’ya ulaştılar ve orada Gondor ve Arnor krallıklarını kurdular. Bu krallıklar, Númenor’un kültürünü ve bilgeliğini Orta Dünya’da yaşatmaya devam ettiler.

Aragorn’un soyağacı neden bu kadar önemli?

Aragorn, doğrudan Elendil’in soyundan geliyor, yani hem Gondor hem de Arnor’un tahtının yasal varisi. Ayrıca, soyağacı Elrond’un kardeşi Elros’a ve hatta Beren ve Lúthien gibi efsanevi figürlere dayanıyor. Bu soy, ona sadece politik bir hak değil, aynı zamanda Elflerle özel bir bağ ve uzun ömür gibi yetenekler de kazandırıyor.

Rohan Krallığı nasıl kuruldu?

Rohan, Gondor Yöneticisi Cirion tarafından, Calenardhon’un (Rohan toprakları) savunmasında gösterdikleri yardım karşılığında Éothéod halkına verildi. Eorl Genç, Gondor’u Balchoth saldırısından kurtardıktan sonra, minnettarlık işareti olarak bu topraklar ona bağışlandı ve böylece Rohan Krallığı kuruldu.

Moria’nın düşüşüne ne sebep oldu?

Cüceler, Khazad-dûm’da (Moria) çok derinlere kazarak değerli mithril madenini buldular. Ancak bu kazılar sırasında, İlk Çağ’dan beri dağın derinliklerinde uyuyan bir Balrog’u uyandırdılar. Bu Balrog, Durin VI ve oğlu Náin I’i öldürdü, bu da “Durin’in Laneti” olarak bilinir ve cücelerin Moria’yı terk etmesine neden oldu.

Gondor’da neden Yöneticiler hüküm sürmeye başladı?

Son Gondor Kralı Eärnur, Minas Morgul’daki Nazgûl Lordu (Cadı Kral) tarafından düelloya davet edildi ve bir daha geri dönmedi. Kraliyet soyunun kesildiği düşünüldüğünden, o zamana kadar kralın yardımcısı olan Yönetici (Steward) Mardil, ülkeyi “kralın dönüşüne kadar” yönetmeye başladı. Bu gelenek, Aragorn’un dönüşüne kadar devam etti.

Neden bazı insanlar diğerlerinden daha uzun yaşıyor Orta Dünya’da?

Númenor soyundan gelenler (Dúnedain), Valar’ın bir hediyesi olarak normal insanlardan çok daha uzun ömürlüdürler. Númenor’un düşüşünden sonra bile, Elendil’in soyundan gelenler bu özelliği korudu. Aragorn gibi saf Númenor kanı taşıyanlar 200 yıldan fazla yaşayabilirken, bu kanın seyreltildiği kişiler (örneğin Gondor’un genel nüfusu) daha kısa ömürlüdür ama hala normal insanlardan uzun yaşarlar.

Kaynaklar

Tolkien, J.R.R. “Yüzüklerin Efendisi: Kralın Dönüşü – Ekler”

Tolkien, J.R.R. “Silmarillion”

Tolkien, J.R.R. “Tamamlanmamış Öyküler”

Tolkien, Christopher. “Orta Dünya’nın Tarihi” serisi

Read more

Türk Mitolojisi ile Orta Dünya Benzerlikleri: Bozkurtlar, Ejderhalar ve Ruhlar - Evrensel Arketipler ve Kültürel Köprüler

Valla, ilk kez Yüzüklerin Efendisi‘ni okuduğumda bir garip olmuştum! Sanki bu hikayeleri daha önce duymuş gibi hissediyordum. Wargs’lar bana bozkurtları hatırlatıyordu, Smaug dedeler tarafından anlatılan ejder masallarını andırıyordu, Nazgûl’lar ise tam bir karabasan gibiydi! Sonradan öğrendim ki bu sadece benim hayalim değilmiş! Türk okuyucuların çoğu Orta Dünya‘

By Hikmet Anbarcı